www.pikovamubadilleri.com
LOZAN MÜBADİLLERİNİ TAŞIYAN KURTULUŞ VAPURU’NUN HAZİN HİKAYESİ.
Kurtuluş, 1883 yılında İngiltere'nin Caird Purdic tersanelerinde yapılan buharlı bir kuru yük gemisidir. 76.5 metre uzunluğunda, 10.67 m genişliğinde ve 6.43 m yüksekliğindeki geminin ilk adı "Euripides" idi. Değişik isimlerle Brezilya, İtalya, Rusya, Yunanistan ve Sırbistan bandırası taşıyan vapur, 1. Dünya Savaşı boyunca, nakliye gemisi olarak Rus donanmasında yer aldı.
1924'de Kalkavanzade Biraderler tarafından Sırbistan'dan satın alınan vapur, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk nakliye gemilerinden biri olarak "Teşvikiye" ve daha sonra da "Bülent" isimleri ile Türk karasularında hizmet verdi. Lozan Mübadillerininin Ana Yurda taşınmasında görev aldı.
1934 yılında Tavilzade Biraderler Şirketi'ne satılan vapura, "Kurtuluş" adı verildi.
Kurtuluş Vapuru, bu şirket tarafından 1941 yılında Yunanistan'a yapılacak gıda yardımını taşımak üzere Kızılay Cemiyeti tarafından kiralandı. (Bu sırada Nazi İşgalindeki Yunanistan’da büyük açlık hüküm sürmekteydi.)
Vapur, 20 Şubat 1942'de şiddetli bir fırtınaya yakalanarak, Marmara Adası Saraylar Köyü yakınlarında, bugün "Kurtuluş Burnu" olarak bilinen bölgede kayalıklara çarptı ve saat 9.15'de sulara gömüldü.
Ancak, gemilerin tersaneden çıkışından batışına kadar tüm geçmişini ve temel özelliklerini arşivleyen Lloyd kaydında, Kurtuluş'un batış tarihi 20 Ocak 1942, batış yeri ise Hayırsızada olarak belirtilmektedir.
Bu yanlışlık, geminin telsizcisinin kaza anında verdiği ilk S.O.S sinyalinde, koordinatı hatalı bildirmesinden kaynaklanmaktadır.
Kurtuluş Vapuru, 19. yy.'ın son döneminde seri olarak üretilen, sıradan bir buharlı gemiydi.
Seferlerinde gıda harici herhangi bir değerli yük taşımayan Kurtuluş Vapuru'nun asıl önemi, 1941- 1942 yılları arasında gerçekleştirdiği dört seferle, yaklaşık 7.100 ton gıda yardımını Atina halkına ulaştırmasıydı. Açlıktan kurtulan binlerce insanın yüreğinde "Kurtuluş" sıradan bir gemi olmaktan çıkmış, Yunanistan'da bir efsaneye dönüşmüştü. O efsane bugün hala hatıralarda yaşıyor.
KURTULUŞ Vapuru hakkında burada gördüğünüz bilgi ve fotoğraflar ULUÇ HANHAN tarafından 26 NİSAN 2012 Tarihinde http://amatordenizcilik.blogspot.com ‘a gönderilen belgelerden derlenmiştir. Aşağıda KURTULUŞ Vapurumuzun ilginç hikayesini ULUÇ HANHAN’ dan okuyoruz;
“Onun fotoğrafını ilk kez Kaptan Oktay SÖNMEZ ağabeyin “ANILARDA GEMİLER- UFKUN ÖTESİNDE KAYBOLDULAR” kitabında gördüm. Geminin ilk ismi S/S Euripides, 1883 yılında İngiltere’de, Caird Purdie & Co. , Barrow Tersanesi'nde denize indirilir, Ölçüleri 76,4 m tam boy, 10,6 m en, 6,4 m derinlik, 1741 gros, 994 net ton, buhar makineli,2 silindirli, 900 beygir gücünde. Gemiye 1924 yılında Türk Bayrağı çekilir. Adı ise S/S Teşvikiye. 1934 yılında S/S Kurtuluş ismini alır. Geminin son armatörü ise İstanbul’da mukim Tavilzade Mustafa ve Kardeşleri firmasıdır.”
“S/S Kurtuluş Anadolu Yarımadası’nın kıyılarında yer almış, irili ufaklı ve hemen hepsi o zamanlar fırtınalara karşı korunmasız açık limanlar olan şirin kasabalar, özellikle de Karadeniz-İstanbul arasında ne bulursa taşır, navlun getirir. 1939 da ikinci Dünya savaşı patlar. Avrupa’nın neredeyse yarısı Nazi mezaliminin , Hitler ordularının kaz adımları altındadır. Çok geçmeden bu adımlar Yunanistan’ı da çiğner. Yunanlı yeniden savaşa yenik ve perişan. Gestapo korkusu ve açlık içinde kıvranan komşumuza ilk dostluk eli Anadolu’dan uzanır. 6 Ekim 1941 günü S/S Kurtuluş, tam yük gıda ve tıbbi malzeme ile İstanbul’dan Pire’ye yol verir. Açlık ve hastalığa Hızır gibi yetişen Kurtuluş’u bütün Atina’lılar limana inerek sevinç göz yaşları ile karşılarlar. Seferler birbirini izler. Ne var ki altıncı seferini yaptığı 21 Şubat 1942 gecesi amansız kışın, kar ve tipi ile patlayan bir fırtınanın kurbanı olan S/S Kurtuluş Hayırsızada Kayalıklarında batar. Kurtuluş’un batışından sonra “Tunç”, “Dumlupınar”, “Konya” adlı vapurlar aynı göreve devam eder. İsmi ne olursa olsun, hangi geminin ufukta dumanı gözükse halk “Kurtuluş! Kurtuluş geldi! Diyerek sahile yığılır. Kurtuluş iki halk arasında bir dostluk simgesi olmuş bir gemidir.”
YUNANİSTANDA AÇLIKTAN ÖLÜMLERİN MEYDANA GELDİĞİ 1941 YILINA AİT DEHŞET VERİCİ FOTOĞRAFLAR:
Yukarıda: Sokaklardan açlıktan ölen insanların cesetleri arabayla toplanıyor.
Yukarıda: Bir tabut el arabasıyla mezarlığa taşınıyor.
Yukarıda: Yiyecek bekleyen aç çocuklar.
Yukarıda: Yiyecek bulma umuduyla çöpleri karıştıran bir Selanikli.
www.pikovamubadilleri.com